21 Ağustos 2008 Perşembe

Kanaat Lokantası

70 yıl önce iki keçisinden sağdığı sut ile yaptığı yoğurt ve dondurmaları sırtındaki bakracının iki gözüne alıp Üsküdar sokaklarını arşınlıyarak satan Vahdettin Beyin lokantası. Kargılı ailesi şu anda 3. jenerasyonu koymui iiin başina ama geçen zaman ne dürüst iş anlayışlarından ne temizliğinden ne de lezztinden bir şey alıp götürmemiş...
Lokantaya girer girmez yapilması gereken ilk iş hemen tatlınızı ayırtmaktır...
Sütlü tatlılari daha makbul olmakla beraber ayva ve kabak tatlılarını tatmazsanız basınıza tas yağabilir :).
Mideyi rahatlatıcak bir çorbadan sonra, zeytin yağlılara bir giriş yapılır...
Bunu söylediğime üzgünüm ama zeytinyağlı lahana dolmadan ziyade enginar tercih edilmelidir zira hayatınızzda yiyip yiyebileceğiniz en güzel enginarlardan biri bu lokantadadır...
Ana yemege gelince: bu lokantada iskender, kebap, köfte yenmez zira o güzelim kazan yemeklerine büyük haksızlık olur... Kebapçıya gidip patetes kızartması söylemek kadar komiktir bu. Arnavut bir ustanın elinden çıkmış bir tencere yemeği emin olun dünyanın bütün iskenderlerinden daha lezzetli olacaktır... En meşhur yemegi tartışmasız el basan tavadır, vakti zamanında yayla lezzet testi icin Kanaat Lokantasina inişe geçtiklerinde de bu yemekten tadıldığını hatirlarsınız. Benim favorim her daim hünkar beğendidir, zira hemen hemen her patlicanlığı yemegi inanılmaz yaparlar, eger bitmişse ki coğunlukla bunların ikisi de bitmii olur, o zaman kağıt kebab da tavsiyeler arasındadır.
Tatlı seçiminde süt ürünleri öncelikli tercihtir... Kendi çiftliklerindeki hayvanlardan elde ettiklerinden başka sütü tatlılarında kesinlikle kullanmazlar.
Yaz bitmeden dondurma satmayı kestiklerine cok şahit olunmuştur, nede olsa prensipli müessese. Afyonlular gücenmesin ama üstün kaymağı, ekmek kadayıfını ziyafete dönüştürür. Dondurmasına rakip görmediğim için midir bilmem ama sutlacın veya ayva tatlısının üzerine iki kasik attirıldımı * tadından yenmez.

Hiç yorum yok: